VPN dünyasına kontrollü girmek istiyorsanız, iCloud Private Relay sizin partnerinizdir- ama bu gerçek bir VPN hizmeti midir? Şeytan ayrıntılarda gizlidir.
Apple, 2021 yılında iCloud+ abonelik planı için yeni bir özellik piyasaya sürdü ve bu özellik, Apple’ın neden bu hizmeti sunduğu konusunda insanların kafasını karıştırdı. Apple’ın bir tür VPN gibi davranan ama aslında hiçbir şekilde bir VPN olmayan iCloud Private Relay özelliğinden bahsediyoruz. Durum biraz karışık.
Private Relay nedir ve nasıl çalışır
iCloud Private Relay, iCloud+ abonelik planı kapsamında sunulan ek bir hizmettir. Çalışma şekli, temel olarak IP adresinizi ve Safari’nin tarama etkinliğini, biri Apple tarafından işletilen ve diğeri üçüncü taraf bir sağlayıcı tarafından çalıştırılan iki aktarma sunucusu üzerinden yönlendirerek gizlemesidir.
Bu şekilde, Private Relay etkinleştirildiğinde Safari’deki tüm tarama etkinliğiniz ve verileriniz iki internet atlama noktası üzerinden yönlendirilir. Öncelikle verileriniz şifrelenir ve ardından Apple’a gönderilir, böylece internet servis sağlayıcınız (İSS) web tarama etkinliklerinizin hiçbirini göremez. Daha sonra Apple’ın proxy sunucusunda, Alan Adı Sistemi (DNS) isteği (bir web sitesine erişme isteğiniz) ile iPhone, iPad veya Mac’inizin IP adresinin ilişkisi kesilir. IP adresiniz Apple tarafından kaydedilirken, DNS isteğiniz şifrelenmiş olarak Apple’ın şifre çözme anahtarına sahip ortaklarından birine ve yaklaşık konumunuza dayalı sahte bir IP adresine aktarılır.
Bir VPN işlevi gibi geliyor, değil mi? İnternet trafiğinizi başka bir sunucuya yönlendirmek, IP adresinizi ve konumuzu gizlemek… Ama birçok nedenden ötürü tam da bir VPN değil.
Bu arada IP adresi ve konumunuzu gizleyebildiği için Private Relay özelliği, Beyaz Rusya, Kolombiya, Mısır, Kazakistan, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Türkmenistan, Uganda, Filipinler ve Türkiye’de malum sebeplerden kullanılamıyor.
iCloud Private Relay neden bir VPN değil?
1. iCloud Private Relay yalnızca Apple cihazlarda kullanılan bir hizmettir. iPhone, iPad veya Mac sahibiyseniz iCloud+’a abone olduktan sonra Private Relay açma düğmesini iCloud ayarlarınızda bulabilirsiniz. Yani, bu hizmet Android ya da Windows’ta yoktur.
2. Sadece Safari’de çalışır. VPN tüm trafiğinizi çeşitli sunucular ve konumlar üzerinden yönlendirirken Private Relay, Apple’ın internet tarayıcısı Safari’den gelen trafikle sınırlıdır. Bu, Instagram, TikTok veya Chrome gibi başka bir tarayıcıdaki uygulama içi etkinliğinizin aynı şekilde gizlenmeyeceği anlamına gelir.
3. iCloud Private Relay tarama alışkanlıklarınızı tamamen gizlemez. Çerezleri kabul ettiğinizde halen takip edilebilirsiniz. Ayrıca, sunucu trafiği hala trafiğinizin geldiği proxy’ye ayrılmaz bir şekilde bağlı olduğundan, akıllı bir BT yöneticisi tarafından hala izole edilebilir ve engellenebilir durumdadır. Yani geleneksel VPN’in aksine trafiğiniz teknik olarak gizlenmez.
4. Trafiğinizi karşılayacak yalnızca iki durağın eksik olduğu görülebilir. Geleneksel bir VPN, trafiğinizi birden fazla durağa yönlendirerek, bir İnternet sitesine bağlanmadan önce izinizi gizlemek için sizi bir dizi sunucuya bağlar.
5. Coğrafi konumunuzu seçemezsiniz. Bir VPN’nin birçok faydasından birisi de konumunuzu gizleyebilmesi ve belli bir VPN satıcısının sunucusunun olduğu başka bir ülkedeymiş gibi davranabilirsiniz. Ancak Private Relay size yalnızca iki seçenek sunar: genel bir konum seçmenizi ya da yalnızca ülke ve zaman dilimi kullanmanızı ister.
Peki neden iCloud Private Relay kullanılmalı?
Private Relay’in hala ilginç bir hizmet olmasının nedeni, temelde halen gizli bir gezinmeye izin vermesi ve daha da önemlisi, gezinme alışkanlıklarınız için (yani Safari’de) ek koruma sağlamasıdır. Safari üzerindeki etkili reklam engelleme uzantısı ile izleme çerezlerini kabul etmeme tercihi birleştiğinde, tarama ve veri paylaşım alışkanlıklarınızı özelleştirmeniz için bir fırsat sunar.
Private Relay, iCloud+ aboneliğiyle aynı Apple Kimliği altında iOS, iPadOS ve MacOS’ta çalışır. Aslında bir VPN kadar sağlam veya kullanışlı değildir ancak Private Relay gerçekten mükemmel ve güvenilir bir seçenek olabilir.
iPhone veya Android kullanırken her zaman dijital ayak izinizi dikkate almalısınız
Bazı blog yazılarımızda çevrimiçi izlemenin çeşitli yöntemlerinden (tarayıcı parmak izi gibi) bahsetmiştik. Bunun birçok farklı yolu vardır ve bunlar çoğu zaman kendi yararınız için değildir.
Kişisel verileriniz internetin her yerinde olabilir ancak neyse ki çevrimiçi varlığınızı en aza indirmek için yapacaklarınızdan gözünüzün korkmasına gerek yok. Çok fazla çaba sarf etmenize gerek kalmadan size yardımcı olacak bazı ipuçları:
- Çerezleri reddedin – (bazen) atılabilecek en basit adım, reklam verenler için veri toplamak için kullanılan çerezlerin reddedilmesidir. GDPR ve diğer gizlilik düzenlemeleri sayesinde, tek yapmanız gereken bir İnternet sitesine girdiğiniz zaman karşınıza çıkan pencerede “hepsini reddet” tuşuna basmaktır.
- Bir VPN kullanın – İzlerinizi tamamen gizlemese de (parmak izi alma yine de cihaz verilerinizi toplayabilir) VPN’ler IP adresinizi gizleyebilir, yani konumuzu tahmin etmek çok zor hale gelir.
- Çok fazla paylaşım yapmayın – Özellikle sosyal medyada, sizi tanımlayabilecek çok fazla paylaşım yapmamaya özen gösterin. İnternette sizin hakkınızda ne kadar çok veri varsa, hedef olarak seçilmeniz o kadar kolaydır.
Sonuç olarak, ister Private Relay ya da VPN kullanın, isterseniz daha gizlilik odaklı bir yaklaşımı tercih edin, online verileriniz üzerinde kontrol sahibi olmak en iyisidir. Ve tamamen gizlilik sağlamaya yönelik attığınız her adım, hayatınızı daha (siber) güvenli hale getirecektir.